Ben kendimi genelde hasta hissederim. O yüzden hastalıklara karşı bir fobi oluştu bünyemde.
Artık hastalıklara bakmıyorum, görmezden gelmeye çalışıyorum.
Çünkü yapmazsam, sanki o hastalığa sahipmiş gibi hissediyorum.
+düzensiz uyku, yemek,stres ve depresyonla bu tarz şeylere açık olduğumu düşündüğümden korkuyorum.
Ama hasta hisseden bir vücudum var.
Yıllardır güçlü sandığım zayıf bir vücudum varmış aslında.
Belki son 2 yıl böyle yaptı beni.
Bilmiyorum, umrumda da değil çok.
Şu an bunları yazarken kollarımda bir güçsüzlük hissediyorum.
Kollarım ağrıyor gibi, yoruluyor gibi havadayken.
Geçenlerde (hala sürüyor mu bilmiyorum) Ice bucket challenge yapıyordu tüm dünya ALS için.
İster istemez ALS'nin ne olduğunu öğrenmiş oldum ve dünyam bir anda durup bunun ne olduğunu, nasıl hissettirdiğini bana anlatmaya başladı.
Kısacası; bu hastalığı yaşayacağıma ondan önce ölmeyi tercih ederim.
Uzuncası; 4 ya da daha fazla yıl gözlerin hariç hiç bir yerini hareket ettiremeden yaşamak.
Ama çevrende olan herşeyi eskisi gibi( bazıları eskisinden daha iyi diyor) hissediyorsun,görüyorsun.
Benim hayatım tek düze geçer.
Ben kalkarım, saatleri geçiririm ve yatarım.
Arada müziği açıp yürümezsem kötü hissediyorum, o bir şey benim için.
Yemek yemek için ağzını açamamak, gülmek için ağzını oynatamamak cehennem gibidir.
O yüzden bu tarz bir hastalığı yaşamadan ölmek hastaların adına daha iyi bile olur.
Gerçi ben herkesin adına konuşacak kadar geniş olamam.
Ama durum böyle.
Ben tenyaları ilk öğrendiğimde bile her an içimde yaşadıklarını düşündüm.
Şimdi bile emin değilim, emin kouşmak istemiyorum.
Emin konuştuğum an hayat beni tepe taklak edecekmiş gibi hissediyorum.
Sanki hayat bekliyor bana pusu kurmak için. Öyle garip.
O yüzden içimden bile "bu bende olmaz, bu bende yoktur" demekten korkarım.
Aklımca hayata beni şaşırtamazsın ben hazırlıklıyım çakıyorum.Malım çünkü.
Anın insanı olmalısın.
Hiç bir hastalığın yada derdinin olmadığı anı "ya olursa?" diye geçirmenin bir mantığı yok çünkü.
O anı en mutlu şekilde geçirmelisin.
Ama ben yapamıyorum.
Sanki her an, ben mutlu olduğumda kötü bir şey beni izliyor, tam o an karşıma çıkacak diye korkuyorum mutlu olmaktan.
Çünkü kötü bir anında çıktığında, mutlu bir anında etki ettiği gibi etmez.
Evet en küçük hastalıktan bile etkilenirim.
ALSi ilk öğrendiğim gün, okumayı bırakmak istiyorum ama belki bir an içimi rahatlatan bir şey çıkarda aklımdan korkuyu atarım diye okuyorum, hiç bir yararı olmuyor tabi.
Okurken sol kolumun kas katı kesildiğini, kafamda garip bir ağrı oluştuğunu farkettim.
Bu ikinciydi ve birincisi daha kötüydü.
Aynı bu şekilde bir hastalığı araştırıyordum.
Ağzımda ki yaralardan ötürü doktora gittim ve bu ağız yaralarının bir neden yüzünden var olabileceğini söyleyip bir kaç soru sorup göz testi istedi. O zamanlar bahsettiği hastalığın ne olduğundan haberim yok, komik adlı bir hastalık.
Ama hastalık çıkmadı, şu an da da ağzımda yara var.
Sanırım başka şekillerde çıkmayana kadar sağlamım...
Çocukluktan beri var gerçi.
Ama adını araştırıp ne tarz bir hastalık olduğunu öğrendiğimde evde yalnızdım ve o kadar korkmuştum ki koltuğa oturup ağladım, annemin gelmesini bekledim, geldiğindede söylemedim bir şey.
Hollow gibi dolaşıyordum ortalıkta.
Yalnız kalmak istemediğimde de iğrendiğim kafeye gittim.
Orada ne zaman ne olduğunu söyledim, üstümde bir yük kalktı ve rahatlamaya başladım.
O şey beni içten içten kemiriyor.
Ama habire insanların özellikle annemin kafasını kuruntularımla şişirmekte istemiyorum.
Ben garip bir insanım.
Bilimi severim.
Çünkü açıklar, kafanı rahatlatır.
Ama 17 yaşında olmama rağmen, boyumun uzayacağına da inanıyorum mesela.
Bunun bilimde karşılığı net bullshit.
Değil mi?
Hastaneleri severim,ilaçları sevmem.
Çünkü hastaneler sana "iyisin bir şeyin yok" diyebiliyor genelde.
Ama diğerinde ilaçlık olmuşsun çoktan. İlaçta bir nevi iyidir gerçi. Özellikle seksist bir ağrı olan regl krampları için.

"I couldn't understand it. I couldn't believe there were Pokémon that liked people.
Because, up until that moment, I'd never known a Pokémon like that. The longer my journey continued, the more unsure I became. All I kept meeting were Pokémon
and people who communicated with one another and helped one another. That was why I needed to confirm my beliefs by battling with you. I wanted to confront you
hero-to-hero. I needed that more than anything." Insert your narcissistic description of yourself here.
facebook twitter tumblr
email formspring livejournal