Bir insanın sevdiklerine bir iyilik yapabiliyor olmasından önce kendine bir şey yapabilmesi, kendine verdiği sözleri tutması gerekir. Kendine bir iyilik yapabiliyorsa, diğerlerine iyilik yapabilir. Bugün oraya sadece kendime verdiğim söz yüzünden gittim. Uzun bir sürede gideceğim.Bedavaya gitmiyorum zaten. Günde 15 tl az değil benim için. Tamam, az, ama şöyle diyelim; yaptığım iş için güzel. Gerçi bugün ayaklarımın acısından artık yere yığılacaktım...Ben topuklu ayakkabı kadını değilim. Ben düz topuksuzla bile kendi ayağıma takılır düşerim.Dengesizim.Hele bir 5 cm düz topuk ayakkabım var, kaç kere ayağımı burktum sayamazsınız. Topuklu ayakkabı seviyorum aslında. Şıktır. Ama bacakları çıplak olarak daha çirkin gösteriyor eğer bacaklarda az bir fazlalık varsa ve ayakta kalamıyorsun uzun süre 10+da.Ben daha çok bot insanıyım aslında. Uzun boylu olsam ekmeğini yiyeceğim bir konuydu. Ne güzel normal bir ayakkabı giy ama hala herkesten uzun ol. Hayal gibi. Gerçi uzun olunca her şey daha bir rahat. Herneyse. Bizim kafenin önünde kedicikler var. Besliyoruz biz onları, onlarda hep orada takılıyorlar. Bir tanesi inanılmaz bir şey. Ben olmadığım zaman annemler işten gece çıktıklarında bazen onları eve takip ediyor. Gözlerimle gördüm 8.kattan bakıyorum hayvan apartmanın önünde bekliyor, miyavlıyor.Habire hamile kalmasıyla ünlü. Bir kere yine hamile, kapının önüne doğru inanılmaz büyük bir kangal geliyormuş yemek kokusunu almış olsa gerek, ben kedileri izliyorum, bu birden kocaman kangala hamle yaptı, suratına doğru zıpladı falan, kangal bundan kaçtı ve bizim ki hala takip ediyor zavallı köpeği.Bu kangala saldırdı diğer tüm kediler etrafa dağıldılar benle birlikte.Ben daha köpeğin geldiğini bile görmemişken birden saldırınca korkup hemen kafenin içine yöneldim.Böyle de psikopat ve korkusuz bir kedidir. Ama bu anlattığım şeyden bu kedinin saldırgan olduğunu düşünmeyin.O kadar melek gibi, o kadar sevilmek istiyor ki...Çok sevimli,sıcakkanlı bir kedi. Tek garezi köpeklere ve diğer kedilere olsa gerek.Çetesi var dişilerden oluşan,o da lider. İnsanları seviyor. Asıl sevmemesi gereken canlıyı. Kim el uzatırsa uzatsın saldırmıyor,sevilmek istiyor. Benim de kedim var Stan, ama onu tanımlamam gerekse "Evde ki sokak kedisi" diye tanımlarım. İnsanların ona dokunmalarını sevmiyor,kaçıyor ve ürkek.Ama bu kedi tam tersi, sokakta yaşamasına rağmen. Ben küçükken onu sevimli bulanlar tarafından sokağa atıldığını düşünüyorum. Ya da belki kaçmıştır. Bu kedinin sokakta doğup büyümesi imkansız. İnsan temasından yoksun bir kedi yakınına gelmenize bile izin vermeden tüyer ortamdan. Hiçbir şeye güvenmemesi gerektiğini bilir onlar.